14 Mart 2014 Cuma

Ben hiç Kafka okumamıştım

"Bundan çok uzun zaman önceydi..." diye başlarsam inanmayın. Altı üstü bir ay kadar önceydi ilk defa Kafka'nın bir eserini okumam. Ben maymun iştahlı biriyim. Belli dönemlerde farklı farklı şeylere sararım. Bu bir ay önceki hevesim kitaptı, şimdiyse film. Her neyse...

İşte o dönemlerde elimdeki kitap bitmek üzereydi ve yeni kitap bakıyordum. Derken "çat!" diye karşıma çıktı Kafka'nın Dönüşüm'ü. Affetmedim, hemen aldım. Çünkü "Gregor Samsa bir sabah uyandığında..." diye başlayan cümleye aşinaydım. Gelgelelim Samsa'yla o güne dek tanışmamıştım. İnce bir kitaptı hemen bitti. Ama bir düşünce ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi, "Dönüşüm"...

Gregor Samsa, ailesinin geçimini üstlenmiş, kız kardeşini konservatuara göndermeyi düşünen, evinden çok uzakta olan bir iş yerinde üç kuruş maaşla çalışan bir genç. İşe gideceği bir sabah uyandığında kendini hamam böceğine dönüşmüş bir şekilde buluyor. Peki neden hamam böceği?

Kitabın sonunda, normalde kitapların başında görmeye alıştığımız bir önsöz var. Anlatım bozukluğu yaptım farkındayım. Zaten bu yazı kitapta "Sonsöz" diye belirtiliyor. "Sonsöz"de hamam böceği metaforunu açıklamış çevirmen. Daha önce belirttiğim gibi, Samsa'nın sorumlulukları altında ezilmenin verdiği hayat zorluğunun, hamam böceği formunda yaşamaktan çok daha zor olmasını açıklamak istemiş Kafka. Ve hepimizin hayatında taşıdığı sorumlulukları, insanın kendisinin taşıdığı bir parmaklık olarak görüyor yazar. Sizce de haklı değil mi?

Şimdi gelelim varsayım kısmına. Öncelikle elimizde rol model olması açısından, asgari ücretle çalışan bir baba figürümüz olsun. Bakmakla yükümlü olduğu iki çocuğu ve bir karısını da işin içine katalım. Malum, bu aile kiralık bir evde yaşar. Bir de büyükşehirde yaşasın ailemiz. Çerçevemiz hazır olduğuna göre resmimizi oluşturmaya başlayalım:
Babamız aldığı dokuz yüz küsur lira maaşın; ev kirası, faturalar, mutfak masrafı ve çoluk çocuğun ihtiyaçlarına kıt kanaat yettiğini görünce daha fazla mesai yapmaya başlasın. Karısının "Ben de bir işte çalışayım" demesine rağmen erkeklik gururunu devreye sokup izin vermesin. Çocukları arkadaşlarında gördüğü giyim giysi, telefon vesaire istesin ve babamız bunu alamasın. Ne kadar mesaiye kalırsa kalsın tutup da çocuğunun cebine maaşına yakın bir ücrette telefon alamaz. Ya da yüz - yüz elli liralık bir ayakkabı alamaz çocuğuna. Babamız kahrolsun, içi içini yesin. Ama ondan önce kapitalist sistem kahrolsun! Ota boka zam yapıp da maaşlara zam yapmayanlar kahrolsun!

Bu yazıyı yazmak şuradan aklıma geldi: Bugün bir iş görüşmesine gittim. İlanda "Gizli Müşteri" yazıyordu ve iş part time bir işti. Malum öğrenciyiz, üç beş kuruş gelir diye görüşmeye gittim. Oturduk, konuştuk derken işi anlattı. Gidilen yer başına para alınıyormuş, ellerindeki firmalar ünlü firmalarmış -ki gerçekten öyle- ve gönderdikleri yere gitmek zorundaymışım. Bunların içinde şehir merkeziyle arasında seksen ile yüz yirmi kilometre mesafe bulunan ilçeler de mevcut. Fiyat listesini gösterdiklerinde, listedeki her firma büyük ve ünlü. Sanmıyorum ki böyle bir iş için onlar rapor başına altı - yedi lira ücret ödesin. Eğer aldıkları bütçenin yarısından fazlasını işçilerine veriyorlarsa ben de bir şey bilmiyorum!

Ben oradayken bu işe başvuran bir kişi daha geldi. Benden üç beş yaş büyüktür tahminimce. İşsizmiş ve o işi ne kadar çok istediğini belirtti. Form doldurup kalktık. Formu mecburiyetten doldurdum aslında bu işi kabul etmiyorum deyip formu doldurmayabilirdim ama yapmadım. "Size geri dönüş yaparız" dediler ve yaptılar. Eve geldiğimde beni aradılar, yarın için bir firmanın adresini verdiler ama işi kabul etmedim. Büyük ihtimalle o arkadaşı almışlardır işe. İşte değerli okurum, insan sırtından para kazanmak bu kadar kolay, bu kadar basit.

Kafka'nın Dönüşüm'üne gelince, artık hamam böcekleri değiliz. Artık emilmekten, sömürülmekten zerre kadar kalmış bir hayvanız. Çok küçük olup da hala parazitlerinden kurtulamayan bir hayvan düşünün, işte biz artık o'yuz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Blog'umun gizli bir günlük olmadığını bana ispatlamak için lütfen yorum yapın :)